Powered By Blogger

21 Ağustos 2010 Cumartesi

basliksiz

hey,

sabah saat 9 gibi uyandim, saat 2 gibi de yatmistim, yaklasik 7 saatlik uyku sonunda gayet iyi olmasi geeken bedenim yine gayet iyi degil, hatta sadece 'iyi' bile degildi. istisnasiz her gece gordugum kabuslardan bikmis olmaliyim ki bu sefer tam ne seamet/felaket gordugumu hatirlamiyorum, lakin yataktan kalkis hizim ve hayal meyal gozumun onune gelen kareler; iyi bir ruyayi animsatmadi bana.sittiir eeett; her gun ayni terane zaten. neyse kalktiktan sonra mutfaga gittim, dunden kalan bitter fisktikli nestle'den biraz goturdum, ustune biraz biskuvi yedim ve su ictim. sekerim dusmus, agzim kurumustu. belli ki; insanlarin, dinlenmek icin gerceklestirdigi uyku denen faliyette, ben ya hirsiz kovaliyordum ya bogluyordum ya da boguyordum. neyse, o ruh halinden siyridim bu sefer de panik ataklarin bir uzantisi olan ekstra sistollerle bas basa kaldim. bu olay; kalbinizin ust uste bir-iki-uc atim yapmasidir. ilk oldugunda korkarsiniz sonra cok asiri olmadigi surece korkmazsiniz, sonunda; buna da alisirsiniz. zaten insanoglu bencil; ota boka 'zirt diye' alisan, boyle "sinir bozucu" bir yapiya sahiptir. 30 yil beraber yasadiginiz biri olur, gider. insanoglu denen yaratik; ona da alisir. gecen bir dugunde idim, daha acisi unutulmayanlar vardi; bazi en yakin arakadaslari dahil cikip pistte gobek attilar. dusundum de benimkiler de kesin atar lan. ne guzel be? eskiden sadece psikolojik olarak dokuluyordum, otuzlu yaslarin ortalarina dogru geldigim bu zamanlarda artik fiziksel olarak da dokulmeye basladim. kendimi ileride "dede" olarak goremememin sebebi bu hizla dokulusum olsa gerek. soylemenize gerek yok, biliyorum; pesimistim ben.

dun, bizim dostlar taksim'e gecmisler. ben, iclerinden birini arayinca ogrendim, hadi gelmiyor musun dedi? hii dedim? haberin yok mu filan? yoook. neyse iste beni atlamislardi, sorun degildi. benim de onlari atladigim olmustur. zaten herkesin gobek bagi ayni anda da kesilmedi, lakin yine de uyuz oldum ama sonra gecti. neyse koy gotune dedim, diger dostumu aradim. lan o da demez mi; karsiya geciliyormus diye. hmm dedim; organize isler disi mi kaldik acaba? yine koy gotune dedim; diger bir dostumu aradim o da demez mi; karsiya.. yok lan saka, o bi sikim demedi. sevgilisinin dogum gunu imis bugun, fakat bu organizasyon icinde benim yer alip almayacagim muamma. cunku; gecen seneden, dogum gunune katilan zatlarla aramizda bir elektrik olusamamisti. aslinda olusmustu da negatifti; bu kisiler de dogum gunu sahibesinin ailesinden oldugundan ortaya cikan elektrigi gormezden geldik, ortaligi yumusattik. aslinda pek de tarzim insanlar degildi. yilisik insalari ve agzinda tukuruk birikenleri sevmem. zati; genelde de yilisik insanlarin, agizlarinda tukuruk birikir, boyle; agiz kenarlrinda konuclanan konustukca elastikiyet kazanan o tukuruk, gozune carpar, lanet sey! oghkk midem kalkti, neyse lan bana ne, herifin tukurugunden ayrica dipnot olarak, kadin da cok frapandi.

gordunuz mu? bunca insan haksiz degil, haksiz olan benim. ben, bir cok insan gibi olanlara kayitsiz kalamiyorum hatta hicbir sey olmamis gibi de davranamiyorum. verdigim tepkiler zaman zaman asiri oluyor, insanlari rahatsiz ediyorum belki de. adamlar beni bir programa dahil ederken; laan serhan; aykut'un kafasina acaba sise vurur mu diye dusundurtuyorum, insalari arada birakiyorum. bu sebebten oturu de hayat felsefem; albert camus'nun "İnsanlarla uzun süre yaşayamıyorum. Sonsuzluğun payından bana biraz yalnızlık gerek.." cumlesindeki kaliba uyar hale geldi. bu felsefi donusum, hizli olmadi, senelerimi aldi acikcasi. bastan soyleyeyim; bu hayat felsefesini ben secmedim, oyle gelisti; iste yurt disi vs derken, ona guvenme, buna gotunu donme derken kendiliginden oldu. memnun muyum? goreceli, yalnizken kendinizle eglenebiliyorsunuz orasi guzel, kimeseye ihtiyac duymuyorsunuz iste; burasi da guzel. biraz samimiyetsiz oluyorsunuz bu da eksisi..

valla, acikcasi ne yazdim, ne ima ettim ben de bilmiyorum, karaladim iste bir seyler. benim icin, kum torbasina yarim saat calismak fiziksel anlamda ne ise; yazi yazmak da psikolojik anlamda o.

gorusuruz.

21/08/10

serhan.

2 yorum:

penelope dedi ki...

hhoohhooytt..
yaz tabi.
kelimelr çok tanıdık olunca keyifle okuyor insan .camus u o vecizesini bi ben biliyorum sanıyordum bi de veba 'da der ya:
"kendilerini hür sanıyorlardı..oysa felaketler var oldukça kimse hür değildir.."

ne nnaalet adammışsın sen be ,bu arada ..millet kaçıyor senden..

S.O dedi ki...

cok nalet/lanet adamimdir, pene bile artik yorum yapmayacagini soyledi demin, onu okudum. kacar insanlar benden, sokagin basina kadar kovalarim cok istersem ama sokagi donmem, onun yerine arkami doner, giderim iste.